Kooperatifler: Çözümün İlk Adresi
Birleşmiş Milletler, 18 Aralık 2009 yılında aldığı karar ile 2012 yılını “Uluslararası Kooperatifler Yılı” ilan etmişti. Kooperatifler hakkında farkındalık oluşturmak, kooperatiflerin kurulmasını, güçlendirilmesini desteklemek ve hükümetleri bu yönde teşvik etme amacı taşıyan BM’in bu kararı, Türkiye’de de yankı bulmuştur. Ülkemizde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’na bağlı Kooperatifçilik Genel Müdürlüğü koordinatörlüğünde 2012 yılı boyunca birçok etkinlik yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin resmi duruşu da, “Türkiye Kooperatifçilik Stratejisi ve Eylem Planı 2012 – 2016” olarak hem Sayın Başbakan tarafından kamuoyuna duyurularak hem de planın Resmi Gazetede yayınlanması ile sergilenmiştir. (www.turkiye2012koop.org)
Türkiye’de toplam kayıtlı 8.513.420 kooperatif üyesinin 4.541.517’sinin tarım sektöründe bulunması dikkate değer bir yanı oluşturmaktadır. Üye sayısı 2 milyona ulaşan ve süreli yapısı ile konut yapı kooperatiflerinin varlığı dikkate alındığında % 53 lük bir oran ile tarım sektörünün tek başına konunun odağına oturduğunu söyleyebiliriz. (Tablo 1 – Kaynak: T.C. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Kooperatifçilik Eylem Stratejisi, Resmi Gazete 2012)
TÜRLERİNE GÖRE KOOPERATİFLER VE ORTAK SAYILARI
|
İlgili Bakanlık
|
Kooperatif Türleri
|
Kooperatif
|
Birlik
|
Merkez Birliği
|
Sayısı
|
Ortak Sayısı
|
Sayısı
|
Ortak Kooperatif Sayısı
|
Sayısı
|
Ortak Bölge Sayısı
|
Gıda , Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı
|
Tarımsal Kalkınma Koop.
|
8.173
|
842.563
|
82
|
4.939
|
4
|
77
|
Sulama Koop.
|
2.497
|
295.984
|
13
|
733
|
1
|
10
|
Su Ürünleri Koop.
|
522
|
29.972
|
14
|
202
|
1
|
12
|
Pancar Ekicileri Kop
|
31
|
1.638.981
|
1
|
31
|
-
|
-
|
Tarım Kredi Koop.
|
1.767
|
1.082.978
|
16
|
1.767
|
1
|
16
|
ARA TOPLAM
|
12.990
|
3.890.478
|
126
|
7.672
|
7
|
115
|
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı
|
Tarım Satış Koop.
|
322
|
602.248
|
17
|
322
|
-
|
-
|
Tütün Tarım Satış Koop.
|
66
|
23.414
|
-
|
-
|
-
|
-
|
Yaş Sebze Meyve Koop.
|
37
|
2.886
|
-
|
-
|
-
|
-
|
Üretim Pazarlama Koop.
|
483
|
22.491
|
5
|
429
|
-
|
-
|
ARA TOPLAM
|
908
|
651.039
|
22
|
751
|
0
|
0
|
|
GENEL TOPLAM
|
13.898
|
4.541.517
|
148
|
8.423
|
7
|
115
|
Tabloda görüldüğü üzere Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği ile Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği’ndeki üye sayısının 2.721.959 ile toplamda % 60’lık bir paya sahip olması çiftçilerimizin kümelenme noktasını işaret etmektedir. Bu eğilimin de giderek arttığını yukarıda adı geçen kooperatiflerimizin ilgili resmi yayınlarından görebiliyoruz. Özellikle Tarım Kredi Kooperatiflerinde verimsiz şubelerin kapatılması, ziraat mühendisi kadrolarının artırılması, iç eğitimlerdeki yoğunlaşma, artan yeni ortak (çiftçi) sayısı yapısal iyileşmelerin devamı açısından önemli işaretlerdir. Hem Pancar Kooperatiflerinin hem de Tarım Kredi Kooperatiflerine ait iştiraklerin de yatırımlarına devam ediyor olması, bu kooperatiflerin üretici nezdindeki gücünün devamı olarak ayrıca kabul edilmelidir.
Aralık 2012 sonunda Ankara’da yapılan Türkiye Kooperatifler Fuarı’nda da kooperatifçilik adına yeni aktörlerin tarım sektöründe yer alacağının sinyallerinin görülmesi yanında Ant Birlik, Gül Birlik, Koza Birlik, Karadeniz Birlik, Çuko Birlik, Tariş, Marmara Birlik gibi Tarım Satış Kooperatifleri’nin de atılım içerisinde bulunmaları önümüzdeki 5 yılın önemli işaretleri olarak görülebilir. Bu işaretlere özellikle ÇKS (Çiftçi Kayıt Sistemi) rakamlarının da incelenmesi (Kaynak, BÜGEM Kasım 2012) durumunda ulaşılabilir. Önümüzdeki dönem küçük üreticilerin sayı olarak daha da azalacağı, var olmak için kooperatifler bünyesinde toplanacakları, büyük işletmelerin de kooperatifler çevresinde yer alabileceğine inanıyorum.
Tarımın finansmanı açısından özellikle önemli bir araç olarak kabul edilen kooperatifler üzerinden önümüzdeki dönem önemli gelişmeler beklenmektedir. Bu gelişmelerin neticesinde özellikle Tarım Kredi Kooperatifleri ve Pancar Ekicileri Kooperatiflerini üreticiye girdi tedariki anlamında rakipsiz iki önemli unsur olarak piyasada göreceğimizi şimdiden rahatlıkla söyleyebiliriz.
ÇKS’DE KAYITLI ÇİFTÇİ SAYISI VE ALAN
|
Yıllar
|
Çiftçi sayısı
|
Alan (ha)
|
Ortalama Alan (ha)
|
2001
|
2.182.767
|
12.196.449
|
5,59
|
2002
|
2.588.666
|
16.496.038
|
6,37
|
2003
|
2.765.287
|
16.734.672
|
6,05
|
2004
|
2.745.424
|
16.709.918
|
6,09
|
2005
|
2.679.737
|
16.582.614
|
6,19
|
2006
|
2.609.723
|
16.493.026
|
6,32
|
2007
|
2.613.234
|
16.727.781
|
6,40
|
2008
|
2.380.284
|
15.769.465
|
6,63
|
2009
|
2.328.731
|
15.436.041
|
6,63
|
2010
|
2.318.506
|
15.630.939
|
6,74
|
2011
|
2.292.380
|
15.204.852
|
6,63
|
2001 ve 2011 yılları arasında dalgalanmaları bir yana bıraktığımızda 10 yıllık süreçte ÇKS sisteminde kayıtlı üretici sayısının ancak % 5 arttığını görebiliyoruz. 2B arazilerinin çözümü durumunda bu sayının daha sağlıklı olarak artacağını ve belli bir sınıra dayanacağını kabul edebiliriz. Dikkat çekici bir husus kayıtlı alan miktarında son 10 yılda % 24.7 artış olmasıdır. Bununla birlikte kayıtlı çiftçi başına düşen ortalama alan miktarı % 18.7 büyümüştür.
Tablo 1 de görüleceği üzere Kooperatifler aracılığı ile kümeleşen 4.541.517 üreticinin içinde mükerrer, gayri faal üyeler de dikkate alınsa bile 2011 yılı itibarıyla ÇKS’de yer alan 2.292.380 üretici sayısının, kooperatif rakamlarının altında bulunması da incelenmesi gereken diğer bir husustur. TÜİK 2012, örtüaltı dahil işletme büyüklüğüne göre arazi kullanımı istatistiklerinde işletme sayısının 3.022.127 olarak açıklaması da Türkiye’deki tarımsal aktörlerin hesaplanmasında önem arz etmektedir. 2000’li yılların başında 4 milyon üzerindeki tarımsal işletme varlığından bahsedilirken bu rakamın 3 milyon sınırlarına gerilemesi düşündürücü olduğu kadar yapısal gelişmelerin önemli sinyallerinden biridir.
Aşağıdaki tabloda yer alan rakamlar bize ticari üretim yapılanmasında büyük işletmeler lehine olayların geliştiğini diğer yandan 6 milyonu aşan tarımsal iş gücünün emek piyasasındaki yerini koruduğunu göstermektedir.
İSTİHDAM ve İŞSİZLİK (1.000 Kişi)
|
Yıllar
|
Toplam
|
İstihdam
|
İşgücü
|
Toplam İstihdam
|
Tarım
|
Sanayi
|
İnşaat
|
Hizmetler
|
|
Kişi
|
%
|
2000
|
23.078
|
21.581
|
7.769
|
36
|
3.810
|
1.364
|
8.637
|
2001
|
23.491
|
21.524
|
8.089
|
37,6
|
3.774
|
1.110
|
8.551
|
2002
|
23.818
|
21.354
|
7.458
|
34,9
|
3.954
|
958
|
8.984
|
2003
|
23.640
|
21.147
|
7.165
|
33,9
|
3.846
|
965
|
9.170
|
2004
|
22.016
|
19.632
|
5.713
|
29,1
|
3.919
|
966
|
9.033
|
2005
|
22.454
|
20.067
|
5.154
|
25,7
|
4.178
|
1.107
|
9.628
|
2006
|
22.751
|
20.423
|
4.907
|
24
|
4.269
|
1.196
|
10.051
|
2007
|
23.114
|
20.738
|
4.867
|
23,5
|
4.314
|
1.207
|
10.327
|
2008
|
23.805
|
21.194
|
5.016
|
23,7
|
4.441
|
1.242
|
10.495
|
2009
|
24.748
|
21.277
|
5.254
|
24,7
|
4.130
|
1.249
|
10.644
|
2010
|
25.641
|
22.594
|
5.683
|
25,2
|
5.927
|
|
10.985
|
2011
|
26.725
|
25.775
|
6.143
|
23,8
|
6.380
|
1.665
|
11.587
|
2012*
|
27.187
|
24.718
|
6.121
|
24,8
|
4.740
|
1.688
|
12.169
|
*Yukarıdaki veriler, TÜİK’in Aralık 2012 güncellemesinde yer alan Eylül 2012 dahil aylık ortalamaları içermektedir.
Bu yazımı özellikle tarımsal girdi tedarikinde ve pazarlamasında yer alan kişi ve kuruluşların dikkatine sunmak istiyorum. Çünkü Tohumculuk Yasası ile birlikte gübre dışındaki ana girdiler olarak kabul edilen tohum, fide ve fidan üretici ve dağıtıcılarındaki örgütlenme zorunluluğu ve yasal düzenlemeler (cirodan binde üç kesilmesi, faaliyet asgari koşulları v.b.) bu alanda önemli değişimleri beraberinde getirmiştir. Ayrıca mevcut finansman koşullarında çek yasası nedeniyle yaşanan dramatik gelişmeler de ürün ve girdi tedarikinde bulunan firma ve kişilerin faaliyetlerini ve satış kanallarını da değiştirmeye zorlamaktadır. Bu değişimden yaş meyve sebze ihracatçısı, komisyoncu ve tüccar esnafı da kaçınılmaz olarak etkilenmektedir. Bu gelişmelere paralel, ülkemizde şube sayısı 13.000’i bulan hiper ve süper market gruplarına yönelik yaş meyve sebze tedarikçi kanallarında çok ciddi kırılmalar ve yeni oluşumlar gözlenmektedir.
Bitkisel üretime ait tüm tablolar gösteriyor ki üretim artışı, alan artışından çok verim artışı ile sağlanmaktadır. Bu sürecin artan sulama olanakları ile kontrolsüz olarak gelişeceği aşikardır. Bu nedenle ürünün para etmesi durumu ancak ya iç ve dış piyasalardaki arz ve talepdeki tesadüfler ya da kontrollü depoculuk ve arz yönetimi ile mümkün olacaktır. Bunu da üreticilerin tek tek sağlaması artık mümkün gözükmemektedir. Hollanda örneği incelendiğinde, üreticilerin yan yana gelip kooperatifleşmesinin ötesinde, artık farklı kooperatiflerin bir araya gelerek tek bir çatı altında faaliyetlerini sürdürmeleri durumu yaşanmaktadır. Ülkemizde yapısal değişimlerden dolayı büyük zorluklar atlatan tüm tarım satış kooperatifleri bile küllerinden yeniden doğmakta ve üretici nezdinde yeniden ses bulabilmektedir. Bu olumlu gelişme hem rasyonel yöneticilik anlayışının gelişmesi hem de bu kooperatiflerin stratejik üstünlüklerini muhafaza etmelerinden kaynaklı olmaktadır.
İç piyasamızdaki gelişmelerin yanında unutulmaması gereken diğer bir husus da yaş meyve sebze üretimi yapan çevre ülke sayısının da her geçen gün artıyor olması. Bu dış tehdide karşılık verebilecek en önemli aracımız yine “Kooperatifler” olmalıdır.
Kooperatifçiliğe ait beklentilerin ve söylemlerin artması dileğiyle..
Son söz: Yalnız Taştan Duvar Olmaz
Mehmet Irmak
Antalya
phecmol@gmail.com
0533 2825822