Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) 26. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, yarım asırdan fazla Türkiye'nin tarımına, üreticisine hizmet veren TZOB'un genel kurulunun hayırlı olmasını diledi.
TZOB'ta görev almış herkese ve 81 vilayette alın terleri, emeği, yürekleriyle çalışan tüm çiftçilere şükranlarını sunan Erdoğan, "Soframızdaki ekmekte, tenceremizdeki yemekte, kilerimizdeki tüm gıdalarda emeği olan üreticilerimizin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü'nü şimdiden kutluyorum" dedi.
Türkiye Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu'nun proje uygulamaları tanıtım toplantısına katıldığını ve orada 81 vilayete yürütülen ve yüzde 50 hibe desteğiyle hayata geçirilen projelerle ilgili bilgi alma imkanı bulduğunu anımsatan Erdoğan, bugüne kadar sadece Kırsal Kalkınma Programı ve Kırsal Kalkınma Desteği kapsamında çiftçiye 3,7 milyar lira kaynak aktarımı yapıldığınım söyledi.
Erdoğan, bu destekle hayata geçirilen yatırım tutarının da 7,5 milyar lira olduğuna dikkati çekerek, Türkiye'nin tarımsal üretimde Avrupa'da ilk sıraya, dünyada da yedinci sıraya yerleştiğini kaydetti.
Tarımsal milli gelirin 2002 yılında 24 milyar dolar seviyesinde olduğunu, 2014 yılı itibariyle bu rakamın 61 milyar dolara çıktığını anımsatan Erdoğan, tarımsal ihracattın da 4 milyar dolardan, 18 milyar dolar düzeyine yükseldiğini bildirdi.
"TÜRKİYE'NİN GELECEK HEDEFLERİ İÇİNDE TARIMIN ÇOK ÖNEMLİ BİR YERİ VAR"
Erdoğan, 2023 yılında tarımsal milli geliri 150 milyar dolara, ihracattı da 40 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin gelecek hedefleri içinde tarımın, çiftçimizin çok önemli bir yeri var. Bunun için devletiyle, üreticisiyle, ihracatçısıyla el ele vererek, bu hedeflere uygun bir çalışma temposu ortaya koymamız gerekiyor. Eskilerin güzel bir sözü var; 'tarlada izi olmayanın, harmanda gözü olmaz'. Biz, bugünden hazırlıklarımızı yapacağız, ülkemize, tarlamıza mührümüzü vuracağız ki vakti, saati geldiğinde hedeflerimize ulaşalım.
Yine rahmetli Aşık Veysel'in güzle bir ifadesi var; 'benim sadık yarim kara topraktır'. Toprak bizim sadık yarimizdir ama aynı zamanda her yar gibi toprak nazlıdır da. Ona hak ettiği değeri vermezsek bize küser, bunun için tarım politikalarımızı bütüncül anlayışla tasarlamalı ve hayata geçirmeliyiz."
"TOHUM MESELESİNİ MİLLİ BİR DAVA HALİNE GETİRDİK"
Tohum meselesini de milli bir dava haline getirdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Biz, yerli tohum üretimini adeta yerli tank, yerli uçak üretimi kadar önemli görüyoruz. Bu çerçevede yürütülen çalışmalar sonucu ülkemizin yıllık tohum üretimi 145 bin tondan, 776 bin tona çıktı ama bunu da yeterli bulmuyoruz. Bu alanda kendi ihtiyaçlarımızın tamamını karşılamakla kalmamalı, dünyanın da en önemli üreticisi haline gelmeliyiz" dedi.