|
Türkiye ziraatçılar Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, gıda sektörü içinde 6 milyar dolarlık bir Hileli gıda sektörü oluştuğunu belirterek, Hileli gıda üretim yöntemleri hakkında şok bilgiler verdi.
|
8.12.2012
612
|
Yetkin, dernek merkezinde düzenlediği basın toplantısında hileli gıda üretimi ve satışı hakkında bilgi vererek, buna karşı alınması gereken önlemleri anlattı. Gıda sektörünün içinde şimdi de 'hileli gıda sektörü' oluştuğunu ve ekonomik hacminin inanılmaz boyutlara ulaştığını belirten Yetkin, "6 miyar dolarlık bir sektör. Gıda sektörü içinde yağlı bir sektör oluşmuş, bu acı bir şey" dedi.
Türkiye'de Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlık yaklaşık 43 bin gıda üreticisi işletme bulunduğunu kaydeden Yetkin, ancak kayıt dışı üretim ve satış yapan 450-500 bin civarında işletme bulunduğunu söyledi. Hileli gıda sektörünün bu kadar büyümesinin en önemli nedeninin 'denetim sorunu' olduğuna işaret eden Yetkin, "Denetim yapamadığınız sürece bu alır başını gider. Bundan sorumlu Tarım Bakanlığı. 500 bin işletme ve satış noktaları olmasına rağmen bunu denetleyecek kişi sayısı sadece 5 bin. Bu deneticilerin elbette doğru, iyi çalışmaları var. Hatta 6-7 aydır Tarım Bakanlığı yeni bir yöntem geliştirdi ve bu üreticileri teşhir ediyor. Bunu olumlu görüyoruz. Caydırıcılık olmuş ki, bunlar azalan bir seyirde gidiyor" diye konuştu.
"YOKSUL, 40 LİRALIK DEĞİL 5 LİRALIK SUCUĞU ALIYOR"
Kayıtlı ve denetlenen 21 bin 600 firma içinde 9 bin 100'ünün olumlu rapor alabildiğine dikkat çeken Yetkin, ciddi bir olgunun da arz-talep konusu olduğunu söyledi. Yetkin, "Hileli gıda sektörü, yoğun ilgi olduğu için güçleniyor. Bu da gelir düzeyi düşük, hilesiz gıdaya erişemeyen kesimden kaynaklanıyor. Sucuk 5 liraya da var, 40 liraya da var. Yoksul kesim hangisini alacak? 5 lira olanı alacak. Bu bir sosyal durum, kanayan bir yara. Bir yerde porsiyonu 10 lira olan, bir yerde 2 lira olan tavuk döner görüyorsunuz. Asgari ücretli 2 lira olanı alıyor" dedi.
Yetkin, Marka Koruma Grubu'nun yaptığı bir araştırmaya göre tüketicilerin yüzde 58'inin sahte, taklit veya kaçak malı tercih ettiğini ifade ederek, "Bunların yüzde 31'i sahte malları işportadan, yüzde 22'si semt pazarlarından, yüzde 16'sı ise sosyete pazarı olarak anılan lüks semtlerdeki açık pazarlardan alışveriş yapıyor" dedi.