Taşocakları nedeniyle Beşparmak Dağları’nın oyulup çirkinleşmesinin yanı sıra, buralardan etrafa yayılan ve özellikle yaz aylarında çevreye büyük zarar veren tozlar, insan sağlığı yanında bitki ve hayvanları olumsuz yönde etkiliyor.
Bitkilerin yapraklarını kaplayarak fotosentez yapmalarını engelleyen ve bölgedeki yaban hayatını olumsuz yönde etkileyen tozların, Girne Dağyolu’nu kullanan veya bölgede ikamet eden kişilerin de sağlığını tehdit ettiğini vurguluyor.
Uzmanlar, toz nedeniyle doğal hayat yanında bölgede sürdürülmeye çalışılan tarım ve hayvancılık faaliyetlerinin de zarar gördüğünü kaydediyor.
Bitkiler fotosentez yapamaz
Kıbrıs Türk Biyologlar, Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Niyazi Türkseven,taşocaklarından yayılan tozların bitki yapraklarının üzerini kaplayarak fotosentez ve solunum yapmalarını engellediğini söyledi.
Özellikle yapraktaki gözeneklerin kapanmasıyla bitkilerin dış ortamda karbondioksit alamadığını ifade eden Türkseven, “bitkiler toz nedeniyle solunum yapamaz, dolayısı ile havayı da temizleyemezler. Bölgedeki bitkiler, fotosentez yapamadığı için sağlıklı şekilde büyüyüp gelişemezler” diye konuştu.
Çevre sağlığı ve canlılar açısından tozun çok önemli sağlık sorunlarına yol açtığını kaydeden Niyazi Türkseven, “toz havada asılı kaldığından özellikle solunum rahatsızlıklarına neden olmaktadır. Bütün bunların önüne geçebilmek için taş ocakları sorunu bütünlüklü olarak ele alınıp değerlendirilmelidir. Bunu yapabilmek için hükümetlerin irade ortaya koyması gerekir” şeklinde konuştu.
Ağaçlar nefes alamıyor
Kıbrıs Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (KEMA) Başkanı Dr. Orhan Aydeniz, taş ve alçı ocağı işletmeciliği yapıldığı zaman ortaya gürültü ve toz kirliliği çıktığını belirterek, özellikle toz kirliliğinin çevredeki ağaçların üzerinde birikip ağaçların fotosentez yapmasını önlediğini vurguladı.
Taşocaklarından çevreye yayılan tozların ağaçları öldürdüğü ve ziraat için öldürücü tesir yaptığını belirten Aydeniz, insanların da ayni tozlu havayı ciğerlerine çekerek sağlıklarının bozulduğunu dile getirdi.
Taşocaklarının bölgede yaptığı tahribatla doğal hayatı çok ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Aydeniz, toz yanında gürültünün de bütün yaban hayatını etkilediği ve bölgede doğal hayatısona erdirdiğini söyledi.
Taşocağının çalışır durumda olması halinde yapılacakteraslama ve ağaçlandırmanın başarılı olamayacağını kaydeden Aydeniz, taşocağından çıkacak tozun ekilen ağaçların fotosentez yapmasını da önleyerek büyümelerine olanak vermeyeceğini söyledi.
İnsan sağlığını olumsuz etkiler
İç Hastalıkları Uzmanı Doktor Ceyhun Birinci, taşocaklarından çıkan tozların söz konusu bölgede bulunan özellikle alerjik astım ve kronik akciğer hastalıkları gibi, solunum sistemi sorunları bulunan kişiler ile kalp hastalarını olumsuz yönde etkilediğini kaydetti.
Tozdan en çok, toza uzun süre maruz kalan taşocağı çalışanlarının etkilendiğini ifade eden Ceyhun Birinci, taşocağı ve mermer ocaklarında çalışanlarda Pnömokonyoz (Akciğer Toz Hastalığı) denen çok ciddi hastalıkların ortaya çıktığını vurguladı.