|
Türkiye'nin dört bir yanında ekinler biçildikten sonra toprağı yeni ürüne hazırlamak amacıyla çiftçiler tarafından düşük maliyetli olması nedeniyle tercih edilen anız yakma yönteminin toprağın su tutma özelliğini de olumsuz etkilediği bildirildi.
|
9.10.2012
627
|
Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) Proje Kordinatörü Dr. Hikmet Öztürk yaptığı açıklamada, üreticilerin "masrafsız" olduğu için yoğun olarak tercih ettiği anız yakmanın, hem toprağa, hem çiftçiye, hem de doğaya zarar verdiğini söyledi.
Anız yakmanın üreticilerin ceplerindeki parayı yakmaları anlamına geldiğini ifade eden Öztürk, "Anız yakmayı genelde çiftçiler ot ve haşerelerle mücadele etme için yapıyorlar. Kar mı ediyorlar bunu çok fazla irdelemiyorlar. Geleneksel yöntemlerle yaptıkları için çok ciddi kayıplar yaşıyorlar" dedi.
Türkiye topraklarının yüzde 76'sının organik madde yönünden çok zayıf olduğuna dikkati çeken Öztürk, şunları kaydetti:
"Organik maddenin yakılması demek, gübre olabilecek, bitkinin beslenmesinde kullanılabilecek maddelerin de yakılması demek. Dolayısıyla anız yakılan yerlerde organik madde de yandığı için, üreticiler daha fazla gübre kullanmak zorunda kalıyorlar. Bu bir ekonomik kayıp. Organik maddenin olmamasından kaynaklanan ikinci kayıp ise, toprağa düşen yağışı tutan organik maddelerdir. Bunlar yakıldığı için topraktaki yararlanılabilir su miktarı da düşmektedir. Toprakların su tutma özellikleri da azalmaktadır. Aynı zamanda organik madde toprağın havalandırılmasını sağlar, iyi bir çimlenme sağlar. Anız yakıldığında tüm bu faydalar da yakılıyor, bunlardan yararlanılamıyor."